Haber

Kılıçdaroğlu: Amerika’ya gittim. ‘Vay Kılıçdaroğlu İcazete Gidiyor’. Çünkü Akılları Yok. Teknolojide Dünyanın Bir Numaralı Kılıçdaroğlu…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep Sanayi Odası’nı ziyaretinde “Amerika’ya gittim. Gazetelerde televizyonlarda da izlediniz. Vay Kılıçdaroğlu onay alacak” dedi. Çünkü fikirleri yok Dünyanın ne olduğunu bilmiyorlar Kılıçdaroğlu nereye gitti Teknolojide dünyanın bir numaralı üniversitesine gitti İngiltere’ye gitti Kılıçdaroğlu Neden Toplum böyle bir yere taşındı Amerika’ya gidenlerin izin almak için gittikleri bir nokta bizim aklımız yok mu?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi ziyaret için dün Gaziantep’e geldi. Kılıçdaroğlu, bugün Gaziantep Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi ve yönetim kurulu üyeleri Kılıçdaroğlu’nu ağırladı. Görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Ünverdi açıklamalarda bulundu.

“EN ÇOK İHRACATÇI OLAN ALTINCI ŞEHİRİZ”

Adnan Ünverdi, Kılıçdaroğlu’na ziyaretinden dolayı teşekkür ederek, “Gaziantep’te binlerce ürün üretiliyor. Bu sektörel çeşitliliğimize katma bir zenginlik. En çok ihracat yapan 6. ilimiz. 45 bin metrekarelik Gaziantep Organize Sanayi Bölgemiz. milyon metrekare, Türkiye’nin en büyüklerinden biri En büyük OSB’si ve 250 bini aşkın çalışanıyla Türkiye’de OSB’de en çok istihdam sağlayan bölgedeyiz.”

“ATATÜRK ‘HER FABRİKA BİR KALESİDİR’ SÖYLEYEREK ÜRETİMİN ÖNEMİNİ GÖSTERMİŞTİR”

Ünverdi, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘Her fabrika bir kaledir’ diyerek üretimin önemini bize gösterdi ve ‘Bizim hiçbir şeye ihtiyacımız yok, sadece bir şeye ihtiyacımız var, çalışkan’ diyerek zorluklardan çıkış yolunu gösterdi. .

Ünverdi daha sonra sözü CHP lideri Kılıçdaroğlu’na bıraktı. Kılıçdaroğlu ayrıca şunları söyledi:

“TEKNOLOJİDEN HEPİMİZ FAYDALANMALIYIZ: Gaziantep 181 ülkeye ihracat yapıyor ki bu çok güzel bir şey. Bu sayının artmasını diliyoruz. Üretim ve ihracat… Üretmek gerekiyor. Üretmeden ihracat yapmak mümkün değil. Gaziantep’in Ortadoğu’nun ve Kafkasya’nın en nadide şehirlerinden biri olduğunu biliyoruz. Ama gerçekten Gaziantep bu potansiyele rağmen daha güzel şeyler yapabilir ve sanayisini geliştirebilir. Değerli lider, izleme teknolojisi hakkında bazı ipuçları verdi. Evet, 21. yüzyıl teknoloji yüzyılıdır. Türkiye teknolojide geri kalır ve teknolojide gerekli adımları atamaz ise bir süre sonra katma değeri düşük işlerin üretildiği bir ülke haline gelecektir. Hepimiz teknolojiden faydalanmalıyız.

TÜRKİYE PRESTİJ OLMAK İSTİYORSA DÖRT AŞAMALI BİR STRATEJİ TAKİP ETMEK ZORUNDADIR: Türkiye’yi üniversitelerin bilgi üretebileceği bir sürece dahil etmeliyiz. Türkiye hızla büyüyecek, kalkınacak, bölgesinde ve dünyada söz sahibi olacaksa, prestij kazanacaksa dört aşamalı bir strateji izlemek zorundadır. Dört ayaklı strateji nedir?

GÜÇLÜLERDEN BİRİ ÇIKIYOR VE BEĞENMİYORSA SANAYİ DAHİL OLABİLİR: Birincisi, gerçek bir demokrasidir. Dünyaya bakın, demokrasisi gelişmemiş hiçbir ülke gelişmemiştir. Kişi başına düşen geliri 30, 40, 50, 60 bin dolar olan bütün ülkelerde demokrasi gelişmiştir. Demokrasiyi geliştiremezseniz, sanayici ne kadar baskıcı bir yönetim altında çalışacak? Bir süre sonra ülkesini terk edecek. Giden çok sanayicimiz var. Demokrasi, düşünce özgürlüğü kadar can ve mal güvenliği demektir. Can ve mal güvenliğim yoksa yabancı sermaye neden gelsin? Can ve mal güvenliği yoksa sanayici niye yatırım yapsın? Günümüz ortamında, rastgele bir siyasetçi, iktidar sahiplerinden birinin hoşuna gitmezse, sanayiciyi suçlayabilir. Aylarca hapis yatabilir ve tutuklanabilir. Bu gerçek Türkiye’de var.

ADALETİN OLMADIĞI YERDE CAN VE MAL GÜVENLİĞİ DE OLMAZ: Haksızlığa uğradığımda hakime giderim. Hakim, hukukun üstünlüğüne ve vicdanına göre karar verecektir. dikkatinizi çekerim; yasaya göre değil. Anayasa 138 ‘Kanuna göre karar ver’ demiyor. Hukukun üstünlüğüne ve vicdanına göre karar verecektir. Şimdi elinizi vicdanınıza koyun, Türkiye’de kaç hakim var? Adaletin olmadığı yerde can ve mal güvenliği de olmaz. Adaletin olmadığı yerde esasen irade özgürlüğü de yoktur. Düşünce özgürlüğünden daha pahalı bir şey yoktur. Bizimkiler dedi ki; ‘Akıl akıldan üstündür’. Farklı düşündükleri için insanları hapse atarsanız, tutuklarsanız, üniversiteden atarsanız ne olur? Batı ne diyor? ‘Farklı düşünenler ülkemize gelsin.’

BİR SİYASETÇİNİN EN ÇOK SAĞLIKLI VE DENGELİ BİR ELEŞTİRİYE İHTİYACI VARDIR: Demokrasi aynı zamanda özgür medya demektir. Bir siyasetçinin en çok sağlıklı ve dengeli bir eleştiriye ihtiyacı vardır. Eleştiriye tahammülü olmayan insan siyasetçi olamaz. olamaz. Bu nedenle demokrasi, stratejinin en temel ayaklarından biridir.

ÜNİVERSİTELER BİLGİ ÜRETMEZSE, SANAYİ BİLGİYİ YÖNTEMLERE DÖNÜŞTÜREMEZ: İkincisi, üreten Türkiye. Türkiye üretmelidir. Soru; Ne üreteceğiz? İyi ihracat yapıyoruz. Ama dünya hızla değişiyor. 21. yüzyıl artık teknoloji yüzyılı. bilgiye dayalı ekonomi. Bilgi üretirseniz katma değeri yüksek işler üretirsiniz. Bilgiyi üreten kurumun adı dünyanın her yerindeki üniversitelerdir. Üniversitelerin bilgi üretmesi gerekiyor. Üniversiteler bilgi üretmezse, sanayiciler de bilgiyi metaya dönüştüremezler. Üniversiteler çok değerli.

YOKSA AKLIMIZ MI YOK: Amerika’ya gittim. Gazetelerde ve televizyonlarda gördünüz. ‘Vay Kılıçdaroğlu onay alacak’ Çünkü akılları yok. Dünyanın ne olduğunu bilmiyorlar. Kılıçdaroğlu nereye gitti? Teknolojide dünyanın bir numaralı üniversitesine gitti. Kılıçdaroğlu İngiltere’ye gitti. Neden? Niye? 184 yıllık üniversitede yapay zeka nedir, nasıl gelişir, nasıl çalışmalar yapılır? Oraya gitti. Siyasilerle görüşmedim. Toplum öyle bir noktaya geldi ki Amerika’ya gidenler izin almaya gidiyor. aklımız yok mu

KİMSE ASKILI VE AÇIK OLMAMALIDIR: Güçlü bir sosyal devlet… ‘Biri yer, bir bakar, içinden kıyamet çıkar’ diye bir söz vardır. Herkesin bir gelecekten emin olması gerekir. Buna sosyal devlet denir. Anayasa’da değiştirilmesi teklif bile edilemeyen unsur, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir’. Sosyal hukukun üstünlüğü. Bu sağlanmalıdır. Kimse aç bırakılmamalı. Topluluk faydaları; Kişinin onuru korunmalı. ‘Sıraya girelim, yemek verelim, televizyonları arayalım’… ‘Bakın ne iyiliksever adammış’ kimliğini ortaya çıkarmaktan daha insani onurlu bir şey olamaz. Türkiye buradan çekilmelidir. Aile Destek Sigortası yaptırılmalıdır.

İŞİ NİTELİKLİ KİŞİYE TESLİM ETTİĞİNİZ ANDAN İTİBAREN, POLİTİKA NİTELİKLİ KİŞİDEN DERS ALIYOR: Stratejinin dördüncü ayağı sürdürülebilirliktir. Bunun özü devlette liyakattir. Devlette liyakat varsa devamlılık vardır. İşi ehline teslim ettiğiniz andan itibaren siyasetçi liyakat sahibi insanlardan öğrenir.

DÜNYANIN TÜM DEMOKRASİLERİNDE HUKUK TASLAĞI BÜROKRATLAR TARAFINDAN HAZIRLANIR: Hayatımda bir kez saraya gittim. 15 Temmuz’dan sonra. Sayın Erdoğan vardı, Sayın Bahçeli vardı, Sayın Binali vardı, Sayın İbrahim Kalın vardı. ‘Ben Maliye’de çalışıyorum, ben daire başkanıyken merhum Özal bizi Başbakanlıkta toplardı’ dedim. Bir yasa çıkaracağı zaman bize ‘Ne? Bazı uygulamalara itiraz ederdik. Rahmetli Özal da bizi dinledi. Neyin ne olduğunu söylerdik. Planlayıcılar olduğunu söylerlerdi. Binali Bey, ‘Siyasi karar verir’ dedi. Elbette buna politikacı karar verir. Ama yanlış karar verir ve bunu uygulamaya koyarsa, geri dönüp bürokrata soramaz; ‘Ağabeyim neden beni uyarmadın, yanılmış’. Dünyanın bütün demokrasilerinde kanun tasarılarını bürokratlar hazırlar.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu